Burçak Görel
Bir kentin tarihini yaşatmak ne ile mümkün? Kültür mirası, mimari yapılar, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, farklılıkları ve bir arada yaşama kültürü… Bazen de neredeyse bu soyut ve somut değerlerin tümünü bir araya getirebilmeyi başarmış isimler ve bu isimleri yaşatmaya yönelik adımlar ile… Mersin kısa bir süre önce bir kentin tarihini yaşatma noktasında böylesi bir niteliğe sahip önemli bir hadiseye ev sahipliği yaptı.
Bundan aylar önce Kültürhane Yumuktepe Kent Sohbetleri, ‘Mersin’in belleği’, ‘Mersin’in hafızası’ olarak nitelendirilen Şinasi Develi’yi anmak, kent belleğine kazandırdıklarını konuşmak üzere bir araya gelmişti. Etkinlikte hem Şinasi Develi ismini yaşatacak hem de Mersin’de kent araştırmacılığını teşvik edecek bir fikir gündeme geldi. Kültürhane’de doğan bu fikir, aradan geçen zamanda ete kemiğe büründü ve Şinasi Develi Mersin Kent Ödülü ortaya çıktı. Ödül, geniş katılımlı bir basın toplantısı ile tanıtıldı.
Bazı birliktelikleri oluşturan kişiler ve mekanlar raslantısal değildir. Bir tarihin, emeğin ve özverinin yarattığı büyük resmin günümüze yansıyan izdüşümleridir. Şinasi Develi Mersin Kent Ödülleri Tanıtım Etkinliği de böylesi bir anlama sahipti.
Etkinlik mekânı Mersin Baro Lokali’ydi. Develi’nin 10 yıl başkanlığını yaptığı, 72 yıl boyunca mensubu olduğu baronun lokali. Katılımcılar arasında yer alan Mersin Barosu Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz meslektaşı Develi’yi “Önemli olan öldükten sonra yaşayabilmektir. Şinasi abi bunu başardı. O hepimizin abisiydi” diyerek andı. Develi’nin Mersin Barosuna, meslektaşlarına ve Mersin’e kattığı, ancak bugün kaybolmaya yüz tutmuş değerleri anılar eşliğinde hatırlattı.
Mekân bugünkü haliyle Mersin Baro Lokaliydi evet. Ancak, aynı zamanda 1937 yılında Yumuktepe kazılarını başlatan ve bütün dünyaya duyuran ünlü Garstang’ın kazı evi olarak kullandığı binaydı. Projenin yürütücülerinden Hafize Bilgenoğlu kentin tarihi ve kültürünü yaşatan bu yapının ödül duyurusuna fon oluşturmasını özellikle istediklerini açıkladı. Sayısı giderek azalan bu kıymetli yapı etkinliğin yalnızca fonu değil, katılımcısı, bir tarihi yaşatma gayesinin nişanesi gibiydi.
Yumuktepe demişken, tarihi 8-9 bin yıl öncesine dayanan, 33 katlı bu höyüğün ismi altında Mersin ile ilgili bilgi ve belgeleri yorumsuz, övmeden, yermeden sergilemeye çalışan, Develi’nin dostu, ahbabı olmuş birçok isim de etkinlikteydi. Develi’nin anısını yaşatmanın, kent belleği üzerine yaptığı araştırma geleneğinin sürmesine sağlayacağı katkı, bu geleneğin mimarı ve devamcıları tarafından anlatıldı.
Kentin sivil toplum kuruluşları ve odalardan temsilciler, farklı siyasi partilerden yerel yöneticiler, kent araştırmacıları, gazeteciler, Mersinliler… Şinasi Develi Mersin Kent Ödülleri tanıtımında kentin tarihini yaşatabilecek birçok isim, bu kentin geçmişine ışık tutma çalışmalarına ev sahipliği etmiş tarihi bir binanın avlusunda toplanmıştı. Bu birliktelik adeta kentin tarihi değerlerini yaşatmak için bir araya gelme, kentin sembollerini tanıtma ve kentin karakterini ve kişiliğini hatırlatma gerekliliğinin resmiydi.
Şinasi Develi Mersin Kent Ödülü için detaylı bilgi ve katılım koşulları için: http://www.sinasideveli.com/sinasi-develi-mersin-kent-odulleri/